Manisa’nın eteklerine kurulmuş olduğu Spil Dağı, bitki çeşitliliği, yeraltı kaynakları zenginliği, eko turizm uygunluğu, mitolojik kahramanlarıyla renkli, çeşitli ve gizemli bir dağdır.
Spil Dağı’nda içinde bol miktarda sülük olduğu için Sülüklü Göl, Spil Dağı’ndan gelen yağmur sularıyla oluşan doğal bir göldür. Sülük Göl ve yakınındaki Atalanı kamp turizmi için uygundur. 1995 yılında turizm merkezi haline getirilen Atalanı Mevkisinin günlük turizme uygun piknik alanı bulunur.
1968 yılından beri Manisa İl Çevre ve Orman Müdürlüğüne bağlı Spil Dağı Milli Parkı Spil Dağı içindedir.
Spil Dağı’nın Endemik Türleri
Dik kayalıklar, mağazalar, sulak alanlarla geniş bir coğrafi çeşitliliğe sahip Spil Dağı, bu sayede geniş bir biyoçeşitliliğe sahiptir. Yaygın bir tür olduğu için önemli doğa alanları kriterlerini sağlamamakla birlikte Manisalalesi (Anemone coronaria) alanın korunması için bir bayrak tür olmuştur.
Alan, Anadolu sıvacısı (Sitta krueperi), gökdoğan (Falco peregrinus) ve pürtüklü semender (Triturus karelinii) için bölgesel ölçekte önem taşır. Ev yılanı (Zamenis situla) alandaki korumada öncelikli sürüngen türlerindendir. Nesli bölgesel ölçekte tehlike altındaki karagözlü mavi kelebek (Glaucopsyche alexis), Himalaya mavi kelebeği (Pseudophilotes vicrama) ve sarı lekeli zıpzıp (Thymelicus acteon) alandaki önemli kelebek türleridir.
Kaynak:
Spil Dağı Önemli Doğa Alanları
Spil Dağı’nın Endemik Türlerinden Manisalalesi
Spil Dağı’nın endemik türlerinden Manisalalesi (anemone coronaria) Manisa’nın simgelerinden biridir. Nisan ve Mayıs aylarında açar. Kırmızı, pembe, turuncu, beyaz gibi farklı renkleri vardır. Boyu yaklaşık 15-20 cm’dir. Manisalalesi Spil Dağı’nın yanı sıra, Manisa’nın farklı bölgelerinde, İzmir, Balıkesir gibi Batı Anadolu’da, Balkanlar’da görülmektedir. Ana yurdu Anadolu’dur.
Koruma altında türlerdendir, koparmanın, zarar vermenin, biyokaçakçılığının cezası bulunmaktadır.
Çini Eserlerinde Manisalalesi
Manisalalesi çini motiflerinde kullanılmıştır. Maalesef yeterli çalışma bulunmamaktadır.
“İznik çinilerinde, 16. yüzyılda “Manisalalesi” motifi de çok sık kullanılmış. Manisalalesi, çiçekli büyük panoların alt bölümlerinde, tam açmamış olarak stilize edilir. Ara Altun Hoca, Manisalalesi’nin yeşil yapraklarının maydanoza benzediğini söylemiş.”
GÖRSEL: Manisalâlesi, İrfan Demirel
Manisalalesinin hikâyesi
Yunan ve Roma mitolojisinin Manisalalesinin hikayesi, güzellik tanrıçası Afrodit (Roma mitolojisinde Venüs) ve güzeller güzeli ölümlü Adonis’in aşkıyla başlar. Yeraltı tanrıçası Persophone Adonis’i Afrodit’ten kıskanır ve Afrodit’e aşık savaş tanrısı Ares’e (Roma mitolojisinde Mars) bu aşkı anlatır. Ares, Adonis’in peşine düşer, bir yaban domuzu kılığına girer ve Adonis’i kasığından dişler. Adonis’in durmaya kanından Manisalalesi oluşur.
Bu hikayeden dolayı kasık ve karın arasındaki kaslara Adonis kası denir.
William Sheakespeare Cadı Avı oyununda şiirsel bir dille bu hikayeyi anlatır. Dilimize Talat Sait Halman çevirmiştir ve birçok tiyatro tarafından halen sahnelenmektedir.
Spil Dağı ve Beyaz Kartal
Bir efsane olduğu düşünülen beyaz kartalların Manisalı yazar Pausanias tarafından kaleme alınmıştır. Ayrıca
1999 yılında Manisa Dağcılık Spor Kulübüne üye sporcular tarafından Spil Dağı’ında görülmüştür.
“Pausanias Tantolos Gölü üzerinde bir kuğu gibi süzülen beyaz kartalları gördüğünü yazmış. Dünyada yalnız Manisa’da bulunan beyaz kartallar günümüzde de Spil'in doruklarını yuva yapmıştır. Manisa'nın yeni simgesi beyaz kartallar ve Tantolos olabilir. Dünya'da 33, yurdumuzda 6, Manisa Spil Dağı’nda 2 türü bulunan ayı gülü de (Paeonia peregrina) Tantolos'un dolaştığı ve varlık içinde yokluğa terk edildiği Spilos'tadır.
4 Nisan 1999 Pazar günü saat 17.00 sıralarında Manisa Dağcılık Spor Kulübüne üye sporcular; Seyir Tepesinden aşağıya inerlerken; oduncu vadisi, çaybaşı deresinin üst kısımlarında, karlığın oduncu vadisine; kuzey-doğuya bakan yamaçlarında uçan, kanat açıklığı 2,5-3 metre olan; iki adet beyaz kartal görmüşlerdir. Beyanlarının doğru olduğunu söylemişler ve bilgi Milli Parklar baş mühendisliğine iletilmiştir.”
Spil Dağı’nın Koruyucusu Manisa Tarzanı
Spil Dağı demişken, başta Spil Dağı olmak üzere tüm dağların, ormanların koruyucusu Manisa Tarzanı’ndan bahsetmeden olmaz. Ahmeddin Carlak adıyla doğan Ahmet Bedevi, 1922 Manisa Yangını’nda Manisa’nın yakılıp yıkılmasına üzülür ve Kurtuluş Savaşı sonrası İstiklal Madalyasıyla Manisa’ya döner ve kendini Spil Dağı’nın ormanlaştırılmasına adar. Sade, bilge ve cesur kişiliğiyle efsane olmayan efsane Manisa Tarzanı Spil Dağı’nın ve Anadolu’nun dağlarının ormanlarının koruyucusudur.
Spil Dağı, acılı hikâyesi ile bilinen Niobe’ye Ağlayan Kaya ile, olimpiyatların babası Pelops’a Pelops Tahtı ile, tanrıları kandırmaya onların çalışırken gazabına uğrayan Tantalos’a Tantalos Kaya mezarı ile, ana tanrıça Kybele’ye Kybele Kaba Kabartması ile ev sahipliği yapar.
Spil Dağı Vikipedi sayfası:
Comments